Takip Edin

Sektörel Gündem

BDDK’nın kararı ilk konutunu alacakların önünü açacak

Gayrimenkul sektörü temsilcileri BDDK’nın konut kredilerine ilişkin kararını değerlendirdi. Sektör temsilcileri, söz konusu kararların ilk evini alacakların önünü açabileceğini ve konut fiyatlarındaki artışı frenleyebileceğini bildirdi.

Yayınlanma tarihi

-

İkinci konutunu alacaklara yönelik yapılan kredi düzenlemesini değerlendiren sektör temsilcileri, söz konusu kararların ilk evini alacakların önünü açabileceğini ve konut fiyatlarındaki artışı frenleyebileceğini bildirdi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) konut kredilerinde ve konut teminatlı kredilerde uygulanacak kredi değer oranlarında değişikliğe gitmiş, ikinci el konutunu alacaklara yönelik çeşitli kısıtlamalar getirmişti.

Finansal istikrarın güçlendirilmesine yönelik koordineli makro ihtiyati tedbirler kapsamında, ikinci ve sonrası konut alımında tüketicinin kendisinin, eşinin veya 18 yaş altındaki çocuklarının malik olduğu en az bir konutunun bulunması halinde konut kredisi değer oranı yüzde 75 daraltılmıştı. 5 milyon TL değerindeki bir evi, ikinci tapulu evi olarak alacak olanlara evin değerinin yüzde 22,5’i kadar kredi kullandırılabileceği açıklanmıştı.

BDDK tarafından alınan karara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan sektör temsilcileri, ikinci evini alacaklara yönelik uygulanacak kısıtlamalar sayesinde daha istikrarlı piyasa oluşumu sağlanabileceği görüşünde birleşti.

“Daha istikrarlı piyasa oluşumuna yönelik bir adım”

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, BDDK’nın konut alımlarında kullanılan kredilere yönelik sınırlama kararını, “daha istikrarlı piyasa oluşumuna yönelik bir adım” olarak algıladıklarını söyledi.

Bu kararın bankalardan kullanılan konut kredi miktarını daha da düşüreceğini dile getiren Durbakayım, “Ayrıca ikinci ve üçüncü evini almak isteyenleri firma bünyesinde kredi kullandırmaya yöneltecektir. Finans sektöründe artan kredi faiz oranlarına bağlı olarak firma bünyesinde uygulanan faiz oranları da BDDK’nın artırdığı risk primi oranından dolaylı olarak etkilenecektir. bunlar olumsuz olarak değerlendirilebilir.” dedi.

Durbakayım, “Bu kararın yatırım amaçlı konut edinimini zorlaştıracağı bir diğer sonuç olacaktır. Diğer bir ifadeyle, güvenli bir liman olarak bilinen gayrimenkulü, alternatif yatırım araçları arasında bir adım geriye düşürecektir.” diye konuştu.

“İlk konutunu alacak vatandaşlarımızın önünü açmaya yönelik bir karar”

Gayrimenkul Pazarlama ve Satış Profesyonelleri Derneği (GAPAS) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Özcan da BDDK tarafından alınan kararlara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Konut kredilerine yönelik kısıtlama kararları, Türkiye’de genelde yüzde 60’lar düzeyinde olan ve son birkaç yıldır yüzde 50’lere inen konut sahiplik oranını artırmaya, ilk konutunu alacak vatandaşlarımızın önünü açmaya, finansmana erişimlerini kolaylaştırmaya yönelik olarak olumlu bir adımdır. Söz konusu kararlar, konuta talebi belli bir seviyede tutmak, satış fiyatlarının yukarı yönlü seyrini engellemek ve enflasyonist etkiyi azaltmak anlamında da uygun olarak değerlendirilmektedir.”

Özcan, sıfır konut alarak buraya taşınan ve elindeki dairesini satılığa ya da kiralığa çıkaran varlıklı kesime işaret ederek, “Kredi kısıtlaması nedeniyle yatırımcıların ikinci konutunu alamayacak olması kiralık konut veya uygun fiyatlı ikinci el ev arzını olumsuz etkileyebilecektir.” şeklinde konuştu.

Sahil beldelerinde ikinci evini alarak şehirlerdeki konutunu kiraya vermek isteyenlerin de önünün kapanacağını dile getiren Özcan, bu durumun kiralık piyasasına negatif etki edebileceğini vurguladı.

“Konut üretim hızı düşebilir”

İsmail Özcan, kredi kısıtlamasının konut yatırımını azaltabileceğine ve satış döngü hızını yavaşlatabileceğine dikkati çekerek konut üretim hızının düşebileceğini söyledi. Bu karardan inşaattan etkilenen alt sektörlerin yanı sıra gayrimenkul danışmanlarının da olumsuz etkilenebileceğini savunan Özcan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Kur korumalı mevduattan çıkacak kişilerin sıfır ve yeni gayrimenkul projelerinden alımlarında; ikinci konutunu ikamet ettiği farklı bir ilden satın alan kişilere; ikinci konutunu satın alan, elindeki konutu 1 yıl içinde satmayı ya da kiralamayı taahhüt eden kişilere; satın alacağı konutu kiraya vereceğini taahhüt eden kişilere ya kredi limitlerinde iyileştirme yapılmasının ya da eski sistemin kendileri için devam ettirilmesinin uygun olacağını düşünüyoruz.”

“Keşke birkaç yıl önceden alınabilseydi”

İstanbul Emlak Brokerleri Kulübü İşletme Kooperatifi (İstebKOOP) Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Özcan ise söz konusu kısıtlamalara ilişkin, “Kesinlikle doğru bir karar, keşke birkaç yıl önceden bu karar alınsaydı. Benim onlarca tanıdığım bile Kovid-19 döneminde cazip kredi fırsatını değerlendirip ikinci ve üçüncü dairelerini aldılar. Sosyal devlet olmanın gereği bu hamleleri yapmaktır.” şeklinde konuştu.

Bu kararın etkili olabilmesi için “bütünsel bir konut politikası” olması gerektiğini vurgulayan Özcan, “Yapılan iş doğru, önemli ve gerekli ama yeterli değil. Umarım çağdaş ülkelerdeki benzer olumlu örnekler de dikkate alınarak fayda getirecek başka düzenlemeler de çoğalır.” açıklamasında bulundu.

“Konut sahipliği oranını artıracak bir adım”

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Hakan Akdoğan da Türkiye’de son yıllarda yüksek talep nedeniyle konut fiyatlarında yaşanan artışa değinerek, söz konusu kararların ilk evini alacaklara yönelik pozitif ayrımcılık tanıdığını söyledi.

Akdoğan, “Bu sayede konut sahipliği oranı artacaktır. Pazarda yüzde 25-30 oranında bir kiracı var. Bunun azaltılması ve piyasanın normalleşmesi adına atılan adımlar olarak görüyoruz.” diye konuştu.

“Finansal istikrarın güçlendirilmesi amaçlanıyor”

MasterTürk Grubu Başkanı Gökhan Taş ise ikinci evini alanlara yönelik konut kredisi değer oranının yüzde 75 daraltılmasıyla “finansal istikrarın güçlendirilmesinin” amaçlandığını söyledi.

Taş, “Elbette bu konut satışlarını etkileyecektir. Dikkat edin, ev sahipliği oranı son 10 yılda gerilemeyi sürdürüyor fakat ev satışı ise sürekli rekor tazeliyor. Bu, ev talebini oluşturanların önemli bir kısmının ikinci evini aldığını ortaya koyuyor. Bu anlamda talepte düşüş mutlaka olacaktır ama bir planın parçası diye düşünmek lazım. Ekonomiyi daha iyi hale getirecek, bizi gerçekle yüzleştirecek tedbirlerin bir an önce alınması lazım.” açıklamasında bulundu.

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel Gündem

Servet Coşkun Deneyimi ve Garantisi ile “COSKUN-SUNHUNK”

Yayınlanma tarihi

-

41 yıllık tecrübesiyle sektöre önemli bir ivme kazandıran Servet Coşkun Vinç, ağır kaldırma ve kiralama hizmetlerinin yanı sıra güçlü makinelerle 2024 yılında sektördeki konumunu daha da güçlendirdi. Şirket, kiralama parkurunu sürekli geliştirerek makine parkuruna yeni ve modern ekipmanlar ekliyor.

1984 yılında Ümraniye Tepeüstü’nde kurulan Servet Coşkun Vinç, köklü geçmişiyle güvenilir bir vinç tedarikçisi olarak öne çıkıyor. Vinç kiralama hizmetleriyle başladığı yolculuğunda, bugün Türkiye, Avrupa ve Kuzey Afrika pazarlarına hizmet verecek şekilde kapsamını genişletmiş durumda.

Servet Coşkun Vinç, 2024 yılından itibaren Çin’in dünya çapında tanınan markası Sunhunk’un Türkiye temsilcisi olarak ürün yelpazesini genişletiyor. Şirket, “COSKUN-SUNHUNK” adıyla yeni bir marka ve şirket çatısı altında faaliyetlerine devam ediyor.

Yönetim Kurulu Başkanı Servet Coşkun, sektöre giriş nedenlerini ve şirketin büyüme hikayesini anlattı:

“41yılı aşkın süredir sektörün içerisindeyiz. Kardeşim Sedat Coşkun ile birlikte, babamızın vefatının ardından firmamızı daha iyi bir konuma getirmek için büyük bir mücadele verdik. Almanya’da aldığımız eğitimler ve disiplinli bakış açısı, işletmemizin temel unsurlarından biri haline geldi. Bugün piyasada birçok projede tonajlı vinçler kullanılmaya başlandı. Biz de kiralama firması olarak makine alımlarında titiz davranmayı tercih ediyoruz.

Ziyareti Sunhunk yetkilileriyle bir araya geldik ve fabrikalarını, AR-GE çalışmalarını, üretim sahalarını ziyaret ettik. Kullanılan komponentler ve teknolojiye dayalı üretimleri bizi oldukça memnun etti. Firma olarak en çok önem verdiğimiz konu ise iş güvenliği; bu prensibimizden asla taviz vermedik. Sağlam ve güçlü makinelerle parkurumuzu sürekli yeniliyoruz.”

Sunhunk Katlanır Bomlu Vinçler

Servet Coşkun, projelerde kullanılmak üzere 120 ton ve 160 ton kapasiteli Sunhunk katlanır bomlu vinçlerini getirdiklerini ve bu vinçler için satış ve satış sonrası teknik hizmetleri de organize ettiklerini belirtti. Ayrıca bu makinelerin 55 metreye kadar dikey çalışma kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.

Coşkun, 2025 yılında 285 tonluk ve 830 ton/metre kapasiteli vinçlerin de Türkiye’ye getirileceğini belirterek, bu yeniliklerin sektör için büyük bir adım olduğunu vurguladı.

COSKUN-SUNHUNK ile Güçlü Gelecek

“Çin’de üretilen en kaliteli katlanır bomlu vinçler, Türkiye ve Avrupa pazarında önemli bir yer edinecek. COSKUN-SUNHUNK markamızla, sektördeki liderliğimizi güçlendirmeye devam edeceğiz,” dedi.

 

 

Devamını oku

Sektörel Gündem

SİF İŞ Makinaları JCB ile Ortaklığın 50. Yılını Kutladı

Yayınlanma tarihi

-

Türkiye’nin önde gelen iş makinaları firmalarından SİF İş Makinaları, JCB ile 50 yıllık ortaklığını ve sektördeki 68. yılını Rahmi M. Koç Müzesi’nde düzenlenen görkemli bir etkinlikle kutladı. Geceye, İngiltere Başkonsolosu Kenan Poelo, STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Adnan Nas, SİF Yönetim Kurulu Başkanı Alp Taşkent, JCB Yönetim Kurulu Üyesi George Bamford, JCB CEO’su Graeme Macdonald, JCB yüksek düzey yöneticileri, SİF çalışanları, müşteriler ve basın mensupları katıldı.

İşbirliğinin 50. Yılına Vurgu

Açılış konuşmasını yapan STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Nas, 50 yıllık bu ortaklığın özgün değerlere ve karşılıklı güvene dayandığını belirtti. Nas, şu ifadeleri kullandı: “SİF İŞ Makinaları olarak, Türkiye’de 50 yıldır JCB’nin distribütörü olmaktan gurur duyuyoruz. Bu ortaklık sayesinde, sektöre önemli katkılar sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Müşterilerimize değer yaratma felsefesi, başarımızın temelini oluşturuyor.”

Etkinlikte bir video mesajla yer alan JCB Yönetim Kurulu Başkanı Lord Anthony Bamford, Türkiye pazarındaki zorlu şartlara rağmen SİF-JCB işbirliğinin büyümeye devam ettiğini belirtti ve şu sözlerle mesajını sonlandırdı: “Doğum günün kutlu olsun, nice başarılı yıllara SİF JCB!”

Müşteri Odaklı Hizmet Anlayışı

JCB CEO’su Graeme Macdonald ise etkinlikteki konuşmasında, SİF’in müşterilerine yakın olma stratejisiyle sektörde fark yarattığını vurguladı. Macdonald, “Kilometre taşları kutlanmalıdır. Elli yıllık başarı, her şirketin gurur duyacağı bir dönüm noktasıdır,” dedi.

SİF İŞ Makinaları Genel Müdürü Hayati Kösoğlu da, şu anda yurt geneline yayılmış 8 merkez ve toplamda 32 servisle müşterilere hizmet verdiklerini belirtti. Kösoğlu, JCB markasının Türkiye’de kazıcı-yükleyici ve teleskobik yükleyici segmentlerinde lider olduğunu söyledi.

Yenilik ve Sürdürülebilirlik Vurgusu

1945’te kurulan JCB, dünyanın lider iş makinesi üreticilerinden biri olarak öne çıkıyor. Elektrikli ve hidrojenli makinalara yaptığı yatırımlarla sürdürülebilirliğe katkı sağlayan şirket, Guinness Rekorlar Kitabına giren en hızlı dizel motor gibi teknolojik başarılara imza attı.

SİF İŞ Makinaları da 68 yıllık deneyimiyle JCB’nin global gücüyle yerel pazar bilgilerini birleştirerek, önümüzdeki dönemde pazar payını artırmayı ve sektöre yön vermeyi hedefliyor.

Devamını oku

Sektörel Gündem

Savuma Sanayisinin Milli Lastikleri TEKNOFEST’te Sergilendi

Yayınlanma tarihi

-

Türkiye’nin önde gelen lastik üreticilerinden Petlas, 2-6 Ekim tarihlerinde Adana’da düzenlenen TEKNOFEST’te Türkiye savunma sanayisine özel olarak ürettiği lastikleri görücüye çıktı. Festivalin bronz sponsorluğunu da üstlenen Petlas’ın Kamu İhale Satış Müdürü Ümit Berber, “Savunma araçlarımızın yerlileştirilmesi programı kapsamında milli hava araçları KAAN, KIZILELMA, AKINCI, TB2, TB3, HÜRJET, HÜRKUŞ ve GÖKBEY için ürettiğimiz lastiklerimizi TEKNOFEST’te sergiledik. Savunma araçlarımızın güçlendirilmesinde milli bir bilinçle ve hassasiyetle çalışıyoruz” dedi.

Milli teknolojinin geliştirilmesinde kritik rol oynayan birçok kuruluşun paydaşlığıyla düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST, 2-6 Ekim tarihlerinde Adana’da yüzbinlerce ziyaretçiyle buluştu. Gökyüzünde görsel bir şölene imza atan hava gösterileri, simülasyon deneyim alanları, sergiler, gösteriler, konserler ve bilim atölyeleri ile teknoloji dolu bir dünyaya festival ev sahipliği yaptı.  Son yıllarda dünya kamuoyunda da övgüyle bahsedilen Türkiye’nin milli askeri hava araçları KAAN, KIZILELMA, AKINCI, TB2, TB3, HÜRJET, HÜRKUŞ ve GÖKBEY için özel proje kapsamında yüzde 100 yerli Ar-Ge, teknoloji ve işgücü ile Petlas tarafından Türkiye’de üretilen lastikleri TEKNOFEST’te büyük beğeni topladı.

 “Milli savunma sanayimizi sürekli geliştirmek zorundayız”

Türkiye’nin savunma sanayisinin millileştirilmesine yönelik üstlendikleri sorumluluğa değinen Petlas Kamu İhale Satış Müdürü Ümit Berber, “Dünyamızın ve bölgemizin son dönemde yaşadıklarına bakınca savunma sanayimizin milli olmasının önemi çok daha fazla belirginleşiyor. Milli Teknoloji Hamlesi için yola çıkmış, öncelikle Türk gençliğinde, toplumun diğer tüm fertlerinde ortak ideal ve heyecan ile bu ülkenin gücüne ve geleceğine olan inancın, artık büyük bir seferberlik ruhuna taşınmış olduğunu görüyoruz. Bu doğrultuda teknolojik ürünlerin ve gelişim süreçlerinin toplumla paylaşılması, toplumun bu sürecin öznesi haline getirilmesi ve bu farkındalığın yaratılması, yaygınlaştırılması için bizler de PETLAS olarak geçmişte olduğu gibi bugün de milli teknolojilerin geliştirilmesinde doğru yerde durmaya devam ediyoruz” dedi. 

Devamını oku
Reklam hba.com.tr

Trend olan