Takip Edin

Sektörel Gündem

İzmir’de sanayiciler İGG ile yönünü gayrimenkule çevirdi

İzmir Girişim Grubu Gayrimenkul ve Sportif Hizmetler, gayrimenkul sektöründe önemli projelere imza atmaya başladı. Cenk Karace, İGG’nin Türkiye’de en çok ortağı olan grup haline geldiğini söyledi.

Yayınlanma tarihi

-

Özlem SARSIN

355 iş insanının bir araya gelerek 110 milyon TL ödenmiş sermaye ile kurduğu İzmir Girişim Grubu Gayrimenkul ve Sportif Hizmetler A.Ş, gayrimenkul projelerinde marka olma yolunda ilerliyor. 2021 yılında 7 iş insanı ile yola çıktıklarını söyleyen İGG Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Karace, grubun gayrimenkul sektöründe büyük ve marka olacak projeleri üstlenmeye başladığını söyledi. Karace, “Yola çıkarken bu kadar ilgi göreceğimizi ummuyorduk. Bugün 355 kişilik büyük bir aile olduk. 355 iş insanının güvenini kazanmak, kısa zamanda başarılı işlere imza atmak kolay değil. Birlikte iş yapabilme duygusu bizi bu noktaya getirdi” dedi.

Projelerin değeri 1.2 milyar dolara yükseldi

Fırsatları değerlendirerek doğru ve kaliteli projeler ile yola çıktıklarını dile getiren Karace, “İGG içindeki bazı ortaklarımızın oluşturduğu Park İzmir A. Ş. ile Emlak Konut tarafından ihaleye çıkılan Antalya’daki bir projeyi aldık. Burada 1400 konutun inşaatı başladı. Royal Alaçatı A.Ş. ile de Çeşme Alaçatı’da Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tahsise çıkardığı 30 dönümlük bir arsanın ihalesi alındı. Bu projede 30 villa ve 300 yataklı otel inşa edilecek. İGG’nin de doğrudan ortak olduğu Park Bodrum ile Bodrum Yalıkavak’ta Özelleştirme İdaresi’nden 22 dönümlük bir arsa satın aldık. Burada 60’a yakın üst segmentte villalar inşa edeceğiz. Yine İGG içindeki bazı ortaklarımızın oluşturduğu ve İGG’nin de ortağı olduğu Park İstanbul ile de Emlak Konut’un ihaleye çıktığı, İstanbul Çekmeköy’de 1600 konutluk bir projenin daha içinde yer aldık. Bu proje Emlak Konut’un 2023 yılında ihaleye çıktığı en büyük projesidir. İGG büyük bir aile haline gelmiş, ortaklar arasında iletişim ve bu iletişimin iş ortaklığına dönüşmesi neticesinde bünyesi içinde Park İzmir, Park İstanbul, Park Bodrum, Royal Alaçatı, Park gibi oluşumlar kurarak, bahsi geçen bu projeleri hayata geçiriyoruz. Başlanılan bu projelerin büyüklüğü 1.2 milyar dolara ulaştı. Bizler sanayiciyiz ve ancak İGG sayesinde yönümüzü gayrimenkule de çevirdik” dedi.

Enerji sektörüyle de ilgileniyoruz”

Gayrimenkulün yanı sıra geleceğin en stratejik sektörlerinden biri olacak enerji sektörüne de yatırım portföylerine dahil etmeyi düşündüklerini söyleyen Karace, “Ben aynı zamanda Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’ Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmekteyim. Enerji projelerinde AOSB’de yer alan sanayicilerimizle birlikte yol almayı düşünebiliriz. Güneş, rüzgar gibi ülkemizdeki büyük kapasitesi olan enerji kaynakları alanlarında yüksek üretim hacmine sahipsantralleri Türkiye’nin her yerinde kurabiliriz. Bu düşüncemiz niyetten çıkıp ön çalışma ve değerlendirme aşamasındadır. Ayrıca, AOSB içindeki pek çok sanayici dostumuz da İGG’nin ortaklarıdır” dedi.

“Benim için dönüm noktası oldu”

Bu projenin kendisi için bir dönüm noktası olduğunu belirten Cank Karace, “Bu kadar çok iş insanını bir telefon ile bir araya getirmek, onların bu güvenini hissetmek benim için büyük bir onur nedeni ve başarı hikâyesidir. Bu oluşuma güvenerek katılan, ortak olan tüm dostlarımız bana hayatım boyunca omzumda taşıyacağım bir onur nişanesi vermişlerdir diyebilirim” dedi.

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel Gündem

Servet Coşkun Deneyimi ve Garantisi ile “COSKUN-SUNHUNK”

Yayınlanma tarihi

-

41 yıllık tecrübesiyle sektöre önemli bir ivme kazandıran Servet Coşkun Vinç, ağır kaldırma ve kiralama hizmetlerinin yanı sıra güçlü makinelerle 2024 yılında sektördeki konumunu daha da güçlendirdi. Şirket, kiralama parkurunu sürekli geliştirerek makine parkuruna yeni ve modern ekipmanlar ekliyor.

1984 yılında Ümraniye Tepeüstü’nde kurulan Servet Coşkun Vinç, köklü geçmişiyle güvenilir bir vinç tedarikçisi olarak öne çıkıyor. Vinç kiralama hizmetleriyle başladığı yolculuğunda, bugün Türkiye, Avrupa ve Kuzey Afrika pazarlarına hizmet verecek şekilde kapsamını genişletmiş durumda.

Servet Coşkun Vinç, 2024 yılından itibaren Çin’in dünya çapında tanınan markası Sunhunk’un Türkiye temsilcisi olarak ürün yelpazesini genişletiyor. Şirket, “COSKUN-SUNHUNK” adıyla yeni bir marka ve şirket çatısı altında faaliyetlerine devam ediyor.

Yönetim Kurulu Başkanı Servet Coşkun, sektöre giriş nedenlerini ve şirketin büyüme hikayesini anlattı:

“41yılı aşkın süredir sektörün içerisindeyiz. Kardeşim Sedat Coşkun ile birlikte, babamızın vefatının ardından firmamızı daha iyi bir konuma getirmek için büyük bir mücadele verdik. Almanya’da aldığımız eğitimler ve disiplinli bakış açısı, işletmemizin temel unsurlarından biri haline geldi. Bugün piyasada birçok projede tonajlı vinçler kullanılmaya başlandı. Biz de kiralama firması olarak makine alımlarında titiz davranmayı tercih ediyoruz.

Ziyareti Sunhunk yetkilileriyle bir araya geldik ve fabrikalarını, AR-GE çalışmalarını, üretim sahalarını ziyaret ettik. Kullanılan komponentler ve teknolojiye dayalı üretimleri bizi oldukça memnun etti. Firma olarak en çok önem verdiğimiz konu ise iş güvenliği; bu prensibimizden asla taviz vermedik. Sağlam ve güçlü makinelerle parkurumuzu sürekli yeniliyoruz.”

Sunhunk Katlanır Bomlu Vinçler

Servet Coşkun, projelerde kullanılmak üzere 120 ton ve 160 ton kapasiteli Sunhunk katlanır bomlu vinçlerini getirdiklerini ve bu vinçler için satış ve satış sonrası teknik hizmetleri de organize ettiklerini belirtti. Ayrıca bu makinelerin 55 metreye kadar dikey çalışma kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.

Coşkun, 2025 yılında 285 tonluk ve 830 ton/metre kapasiteli vinçlerin de Türkiye’ye getirileceğini belirterek, bu yeniliklerin sektör için büyük bir adım olduğunu vurguladı.

COSKUN-SUNHUNK ile Güçlü Gelecek

“Çin’de üretilen en kaliteli katlanır bomlu vinçler, Türkiye ve Avrupa pazarında önemli bir yer edinecek. COSKUN-SUNHUNK markamızla, sektördeki liderliğimizi güçlendirmeye devam edeceğiz,” dedi.

 

 

Devamını oku

Sektörel Gündem

SİF İŞ Makinaları JCB ile Ortaklığın 50. Yılını Kutladı

Yayınlanma tarihi

-

Türkiye’nin önde gelen iş makinaları firmalarından SİF İş Makinaları, JCB ile 50 yıllık ortaklığını ve sektördeki 68. yılını Rahmi M. Koç Müzesi’nde düzenlenen görkemli bir etkinlikle kutladı. Geceye, İngiltere Başkonsolosu Kenan Poelo, STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Adnan Nas, SİF Yönetim Kurulu Başkanı Alp Taşkent, JCB Yönetim Kurulu Üyesi George Bamford, JCB CEO’su Graeme Macdonald, JCB yüksek düzey yöneticileri, SİF çalışanları, müşteriler ve basın mensupları katıldı.

İşbirliğinin 50. Yılına Vurgu

Açılış konuşmasını yapan STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Nas, 50 yıllık bu ortaklığın özgün değerlere ve karşılıklı güvene dayandığını belirtti. Nas, şu ifadeleri kullandı: “SİF İŞ Makinaları olarak, Türkiye’de 50 yıldır JCB’nin distribütörü olmaktan gurur duyuyoruz. Bu ortaklık sayesinde, sektöre önemli katkılar sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Müşterilerimize değer yaratma felsefesi, başarımızın temelini oluşturuyor.”

Etkinlikte bir video mesajla yer alan JCB Yönetim Kurulu Başkanı Lord Anthony Bamford, Türkiye pazarındaki zorlu şartlara rağmen SİF-JCB işbirliğinin büyümeye devam ettiğini belirtti ve şu sözlerle mesajını sonlandırdı: “Doğum günün kutlu olsun, nice başarılı yıllara SİF JCB!”

Müşteri Odaklı Hizmet Anlayışı

JCB CEO’su Graeme Macdonald ise etkinlikteki konuşmasında, SİF’in müşterilerine yakın olma stratejisiyle sektörde fark yarattığını vurguladı. Macdonald, “Kilometre taşları kutlanmalıdır. Elli yıllık başarı, her şirketin gurur duyacağı bir dönüm noktasıdır,” dedi.

SİF İŞ Makinaları Genel Müdürü Hayati Kösoğlu da, şu anda yurt geneline yayılmış 8 merkez ve toplamda 32 servisle müşterilere hizmet verdiklerini belirtti. Kösoğlu, JCB markasının Türkiye’de kazıcı-yükleyici ve teleskobik yükleyici segmentlerinde lider olduğunu söyledi.

Yenilik ve Sürdürülebilirlik Vurgusu

1945’te kurulan JCB, dünyanın lider iş makinesi üreticilerinden biri olarak öne çıkıyor. Elektrikli ve hidrojenli makinalara yaptığı yatırımlarla sürdürülebilirliğe katkı sağlayan şirket, Guinness Rekorlar Kitabına giren en hızlı dizel motor gibi teknolojik başarılara imza attı.

SİF İŞ Makinaları da 68 yıllık deneyimiyle JCB’nin global gücüyle yerel pazar bilgilerini birleştirerek, önümüzdeki dönemde pazar payını artırmayı ve sektöre yön vermeyi hedefliyor.

Devamını oku

Sektörel Gündem

Savuma Sanayisinin Milli Lastikleri TEKNOFEST’te Sergilendi

Yayınlanma tarihi

-

Türkiye’nin önde gelen lastik üreticilerinden Petlas, 2-6 Ekim tarihlerinde Adana’da düzenlenen TEKNOFEST’te Türkiye savunma sanayisine özel olarak ürettiği lastikleri görücüye çıktı. Festivalin bronz sponsorluğunu da üstlenen Petlas’ın Kamu İhale Satış Müdürü Ümit Berber, “Savunma araçlarımızın yerlileştirilmesi programı kapsamında milli hava araçları KAAN, KIZILELMA, AKINCI, TB2, TB3, HÜRJET, HÜRKUŞ ve GÖKBEY için ürettiğimiz lastiklerimizi TEKNOFEST’te sergiledik. Savunma araçlarımızın güçlendirilmesinde milli bir bilinçle ve hassasiyetle çalışıyoruz” dedi.

Milli teknolojinin geliştirilmesinde kritik rol oynayan birçok kuruluşun paydaşlığıyla düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST, 2-6 Ekim tarihlerinde Adana’da yüzbinlerce ziyaretçiyle buluştu. Gökyüzünde görsel bir şölene imza atan hava gösterileri, simülasyon deneyim alanları, sergiler, gösteriler, konserler ve bilim atölyeleri ile teknoloji dolu bir dünyaya festival ev sahipliği yaptı.  Son yıllarda dünya kamuoyunda da övgüyle bahsedilen Türkiye’nin milli askeri hava araçları KAAN, KIZILELMA, AKINCI, TB2, TB3, HÜRJET, HÜRKUŞ ve GÖKBEY için özel proje kapsamında yüzde 100 yerli Ar-Ge, teknoloji ve işgücü ile Petlas tarafından Türkiye’de üretilen lastikleri TEKNOFEST’te büyük beğeni topladı.

 “Milli savunma sanayimizi sürekli geliştirmek zorundayız”

Türkiye’nin savunma sanayisinin millileştirilmesine yönelik üstlendikleri sorumluluğa değinen Petlas Kamu İhale Satış Müdürü Ümit Berber, “Dünyamızın ve bölgemizin son dönemde yaşadıklarına bakınca savunma sanayimizin milli olmasının önemi çok daha fazla belirginleşiyor. Milli Teknoloji Hamlesi için yola çıkmış, öncelikle Türk gençliğinde, toplumun diğer tüm fertlerinde ortak ideal ve heyecan ile bu ülkenin gücüne ve geleceğine olan inancın, artık büyük bir seferberlik ruhuna taşınmış olduğunu görüyoruz. Bu doğrultuda teknolojik ürünlerin ve gelişim süreçlerinin toplumla paylaşılması, toplumun bu sürecin öznesi haline getirilmesi ve bu farkındalığın yaratılması, yaygınlaştırılması için bizler de PETLAS olarak geçmişte olduğu gibi bugün de milli teknolojilerin geliştirilmesinde doğru yerde durmaya devam ediyoruz” dedi. 

Devamını oku
Reklam hba.com.tr

Trend olan