Düşük hava sıcakları araçların akü performansını olumsuz etkiliyor. Özellikle kış bakımı yapılmayan aküler, hem sürüş deneyimini konforsuz hale getiriyor hem de kazalara sebep oluyor. Matrix Press (Punch) teknolojisi ile üretilen Turbo Akü ise kış bakımı gerektirmiyor ve çok soğuk havalarda dahi yüksek performans sunuyor.

Kış mevsimi koşullarında sürüş güvenliği ve konforu için bakım süreçleri de kendini zorunlu hale getiriyor. Soğuk hava, araç akülerini olumsuz etkileyerek araçların performanslarını düşürüyor. Sürücüler özellikle sabahları araçlarını çalıştırmakta zorluk yaşayabiliyorlar. Ayrıca, farlar, ısıtıcılar ve silecekler gibi elektrikli sistemlerin daha fazla kullanılması, aküye ekstra yük bindirerek ömrünü de kısaltıyor. Bu nedenle kış aylarında akü bakımına özen göstermek büyük önem taşıyor. Zamanında akü bakımı yaptırılmayan aracın marş motoru, ateşleme sistemi, far gibi elektrik ile çalışan fonksiyonlarında aksama meydana geliyor. Bu durum da trafikte kazalara davetiye çıkarıyor.

‘’Kutup başları gevşekse veya temiz değilse marş motoru etkin çalışmaz’’

Akü bakımında özen gösterilmesi gereken noktalara değinen AKO Grup Yönetim Kurulu Üyesi Safa Özcan, “Özellikle çok soğuk havalarda elektrolitin donma riski artıyor. Örneğin, şarjı tam dolu bir akü -70 derecelere kadar dayanabilirken deşarj bir akü -5 derecelerde donmaya başlayabiliyor. Kutup başı bağlantıları ve temizliği akünün etkin şarj olabilmesini sağlar. Akü kutup başlarının temiz ve sıkı olduğundan emin olunmalı, voltaj ve şarj durumunun düzenli olarak kontrol edilmelidir. Eğer kutup başları gevşekse veya temiz değilse,  marş motoru ile diğer aksamlar etkin çalışmaz” dedi.

“Çok düşük sıcaklarda dahi yüksek performans sunuyor”

Geliştirdikleri yenilikçi teknolojiye sahip akülerle sürücülere ekstra konfor sunduklarını belirten Özcan, “Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımız neticesinde ürettiğimiz aküler, barındırdığı Matrix Press (Punch) ve malzeme teknolojisi sayesinde özel kış bakımı gerektirmeyecek şekilde tasarlanmıştır. Sıcaklıkların aşırı düştüğü havalarda dahi diğer akülere göre daha yüksek performans sunar. Ayrıca yakıt tasarrufuna da katkı sağlar” diye konuştu.

“Sürücülerinin trafikte daha güvenli olmasını sağlıyor”

Yenilikçi teknolojilerinin sağladığı diğer faydalara da değinen Özcan, “Matrix Press teknolojisi ile ürettiğimiz aküler, derin deşarj özelliği ve yüksek sıcaklık performansı gibi kritik özellikleri bünyesinde barındırır. Özel yapısı, yüksek enerji taleplerine hızlı bir şekilde yanıt verirken, sürekli dur-kalk işlemleri karşısında da dayanıklılığını korur. Bu sayede hem sürüş deneyimini iyileştiriyor hem de araç sahiplerinin trafikte yolda kalmadan daha güvende hissetmesini sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye otomotiv sektörünün faaliyetteki en köklü üreticisi TürkTraktör, 2024 yılı finansal sonuçlarını açıkladı. TürkTraktör 2024 yılında 43 bin 611 adet traktörü banttan indirirken, Türkiye’deki traktör üretiminin yüzde 60’ını, ihracatının ise yüzde 73’ünü tek başına karşıladı. TürkTraktör’ün 2024 finansal verileri doğrultusunda toplam cirosu 66 milyar 970 milyon TL, şirketin faaliyet kâr marjı ve FAVÖK marjı sırasıyla yüzde 11,9 ve yüzde 14,7, net kârı ise 5 milyar 741 milyon TL olarak gerçekleşti.

TürkTraktör, 2024 yılında yurt içi pazara 31 bin 974 adet traktör satışı yaparken, ihracatta ise 12 bin 516 adede ulaştı. Traktör pazarında New Holland ve Case IH olmak üzere iki markasıyla yüzde 46,2 payı olan TürkTraktör, pazar liderliğini kesintisiz olarak 18. yıla taşıdı. Traktör pazarındaki etkisini tarımsal ekipman üretimi alanına da taşımak isteyen TürkTraktör, 2024 yılında Kayhan Ertuğrul Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve bağlı ortaklığı Kayhan Ertuğrul Tarım Sanayi ve Ticaret A.Ş ile Terramak Tarım Makinaları Dış Ticaret A.Ş.’nin paylarının tamamının devralınmasına ilişkin olarak Pay Alım Satım Sözleşmesi imzaladı. Sürecin tamamlanması için Rekabet Kurumu’nun onayı bekleniyor. Erenler fabrikasında yer alan kabin montaj hattını da bu süreçte güçlendiren TürkTraktör, yeni kabin iskelet üretim tesisini de 2024 yılı sonunda deneme üretimine başlattı.

2024 yılı finansal sonuçlarını değerlendiren TürkTraktör Şirket Lideri Matthieu Séjourné, “Kuruluşumuzun 70. yılı vesilesiyle bizim için ayrı bir önemi olan 2024 yılında liderliğimizi sürdürmemizdeki katkıları nedeniyle tüm TürkTraktör çalışanlarına teşekkür ediyorum. Pazarın 2023 yılındaki rekorun ardından bu yıl normalleşme eğilimiyle birlikte yüzde 18 daraldığı böylesine zorlu bir dönemde New Holland markamız ilk sırada, Case IH markamız ise ikinci sırada yer aldı. Ekibimizin bu yeni pazar koşullarına uyum sağlama konusundaki özverisi, bu sonuçları elde etmemizi ve geleceğe hazırlanmamızı sağlıyor. Türk tarımının uzun dönemli yüksek potansiyeline inanan bir kurum olarak yeni yatırımlarımız ile tarımı ve şehirleri geleceğe hazırlama amacımız doğrultusunda ilk günkü heyecan ve azimle yolumuzda kararlı bir şekilde ilerlemeye devam ediyoruz. Bu başarılı sonuçlar vesilesiyle, markalarımıza olan sadakatini göstererek ürünlerimizi tercih eden çiftçilerimize ve tüm katkıları için bayi ve tedarikçilerimize de şükranlarımı sunuyorum” dedi.

Lityum iyon pil sektörünün geleceği son derece parlak görünüyor. Son otuz yılda, teknolojinin laboratuvarlardan üretim hatlarına geçişiyle birlikte büyük ilerlemeler kaydedildi ve şimdi bu teknoloji, küresel ulaşım devriminde kritik bir rol oynamaya hazırlanıyor. Artan talep, üreticiler üzerinde büyük bir baskı yaratıyor.

Lityum-iyon pillerin üretimi, pahalı hammaddelerin kullanımını ve oldukça karmaşık bir üretim sürecini gerektiriyor. Bu süreçte yüksek oranda atık malzeme ortaya çıkıyor. Elektrikli araçların (EV) ulaşım sektörünün merkezinde yer almasını isteyen üreticiler için operasyonlarını genişletecek her türlü avantajı kullanmak zorunluluk haline geldi. Bu noktada en önemli avantajlardan biri olan dijitalleşme, modern üretimde ortaya çıkan büyük veri hacmini toplama ve işleme imkânı sunarak, üretim sürecine somut faydalar sağlayacak önemli iç görüler elde edilmesine olanak tanıyor.

Dijital bir geleceği hayata geçirin

Teknik açıdan bakıldığında, üreticilerin doğru araçlara sahip olması önem taşıyor. Bu, makineler ve sensörlerin mükemmel bir bağlantıyla entegre edilmesi ve gelişmiş endüstriyel ağ çözümleri aracılığıyla yüksek kaliteli bir veri merkezine bağlanması anlamına geliyor. CC-Link IE TSN ağı ve MELIPC endüstriyel bilgisayarlar, lityum iyon piller gibi karmaşık ve hassas malzemelerle çalışırken gereken kaliteyi sağlamada öne çıkan teknolojiler arasında yer alıyor.

Dijital dönüşümle zorlukları fırsata dönüştürün

Lityum-iyon pil sektörü, büyük fırsatlarla birlikte önemli zorluklarla da karşı karşıya kalıyor. Elektrikli araçlara olan talep arttıkça, üretim kapasitesini büyütmek yalnızca stratejik planlamayı değil, aynı zamanda bu karmaşık süreci verimli bir şekilde yönetmek için teknoloji ve veri kullanımını da zorunluluk haline getiriyor.