Sektörel Gündem
“Ruj endeksi” tüketiciyi lükse düşürdü
Ekonomik daralmaya rağmen Türkiye’de lüks tüketim eğilimi yükseliyor. TOBB E-ticaret Meclis Üyesi Cenk Çiğdemli’nin, yıl sonuna kadar lüks tüketimde adetsel bazda % 15 büyüme öngörüsü, “Ruj endeksi”ni doğruluyor.
Sevilay ÇOBAN
Dünyada ve Türkiye’de tüketiciler, yüksek enflasyon, fiyat artışları ve döviz kurlarındaki yükseliş gibi sorunlarla karşı karşıya gelmesine rağmen bu etkilerin en az hissedildiği tüketim alanı lüks… Yüksek enflasyon tüketicileri borçlanmaya iterken, özellikle kişisel lüks tüketim harcamalarındaki artış diğer kalemlere göre daha yüksek seyrediyor.
Temmuz ayında Bain & Company ile Altagamma’nın gerçekleştirdiği “2023 İlkbahar Küresel Lüks Tüketim Araştırması”, 2022 yılında rekor kıran kişisel lüks tüketim pazarının ekonomideki belirsizliklere rağmen 2023’te yüzde 5-12 büyüyeceğini ortaya koymuştu. 2022’de 345 milyar euroya ulaşan pazar büyüklüğünün 2030’a kadar 530-570 milyar euroyu bulacağı öngörülüyor.
Deloitte’un yayınladığı bir rapor da ekonomik kriz dönemlerinde tüketicilerin zor dönemlerde bir kaçış yolu bulmak ve kendilerini iyi hissedebilmek için daha fazla harcama yaptığını ortaya koyuyor. Özellikle kozmetik ve gastronomi kategorilerinde görülen harcama eğilimi sonucu tüketiciler, enflasyonla başa çıkmak için tasarruf yaparken bir yandan da kendilerini şımartmak istiyor.
“Ruj endeksi” olarak bilinen bu durumun sebebi, kozmetik sektörünün nispeten ulaşılabilir olması ve tüketicilerin bir kaçış yolu aramaları. Ortaya konan veriler ve araştırmalar da gerçek tabloyu doğrular nitelikte. TOBB E-ticaret Meclis Üyesi, Ticimax Kurucu CEO’su Cenk Çiğdemli de 15 binden fazla e-ticaret sitesinin verilerine dayanarak hazırladıkları raporun lüks tüketim özelindeki kırılımını ve ortaya çıkan sonuç hakkındaki görüşlerini DÜNYA gazetesi ile paylaştı.
1 yılda yaklaşık yüzde 15 büyüme bekliyoruz
E-ticaret üzerinden lüks tüketimde 2022-2022 ve 2023’ü kıyasladığımızda adetsel anlamda bir büyüme olduğunu ifade eden Cenk Çiğdemli, “Veriler bize gösteriyor ki; lüks tüketimde enflasyon farkını çıkardığımızda, yıl sonunda adetsel anlamda büyüme, lüks tüketim alışkanlıklarında ise bir genişleme görmüş olacağız.
Fiyatlar, maliyetler ve enflasyon yukarı yönlü ilerlerken lüks tüketimin cirosu bir önceki yılı yakalamış olsa da adetler henüz yakalanmış değil. Ancak adetler şu anda birbirine çok yakın ve e-ticaretin en hareketli olduğu dönemlere girmek üzereyiz. Adetlerin de yıl sonuna kadar (tüm kategorilerin ortalamasında) geçen yılın yüzde 15 oranında üstüne çıkmasını bekliyoruz” dedi.
Ciro geçen yılı ikiye katlayacak
Lüks tekstil giyim kategorisinde 2021 yılında 1 milyar 743 milyon 274 bin 549 TL olan cironun 2022’de 3 milyar 685 milyon 195 bin 334 TL’ye yükseldiğini ifade eden Çiğdemli, şunları söyledi; “2023’ün ilk 8 ayında ise 4 milyar 835 milyon 219 bin 070 TL olarak gerçekleşmiş.
Yıl sonuna kadar bu rakamın en az 7 milyar TL’ye ulaşarak geçen yılın iki katına yükselmesini bekliyoruz. Lüks tüketim yıllık ortalama sepet tutarları kategorisinde örneğin saat-aksesuar segmentine baktığımızda, 2021 yılı rakamı 9 bin 983 TL, 2022 yılı rakamı 28 bin 318 TL olarak gerçekleşmiş. 2023 ilk 8 ayının ortalama sepet tutarı ise 34 bin 334 TL. Bu rakamın yıl sonuna kadar Black Friday, Cyber Monday ve yılbaşı alışverişleri gibi özel alışveriş festivallerinin de olduğunu göz önünde bulundurursak, en az 60 bin TL’ye ulaşarak geçen yılı ikiye katlayacağını düşünüyoruz.
Mücevheratta 2021 yılı yıllık ortalama sepet tutarı 3 bin 549 TL, 2022 yılı yıllık ortalama sepet tutarı 7 bin 121 TL. 2023 ilk 8 ayında ise bu tutar 16 bin 634 TL’ye ulaşmış. Yıl sonuna kadar geçtiğimiz yılın en az 3 katı kadar bir büyümeye ulaşacağını düşünüyorum. Lüks modada 2021 yıllık ortalama sepet tutarı 616 TL, 2022’de bu rakam 1.221 TL’ye ulaşmış. 2023 ilk 8 ayında ise 2 bin 364 TL’ye yükselmiş. Yıl sonuna kadar bu kategorinin de geçtiğimiz yılı en az üçe katlayacağı görülüyor.”
Sipariş adedinde giyim, tutarda saat birinci
Lüks kategoride en çok sipariş alan sektörler sıralaması en yüksekten en düşüğe şöyle; tekstil giyim, kozmetik güzellik, hediyelik ve aksesuar, iç giyim, takı ve mücevherat, motorlu taşıtlar ve otomotiv yedek parça, hobi, ev bahçe mobilyaları, oyun, beyaz eşya, bilgisayar. Lüks markalar özelinde yıllık ortalama sepet tutarı en fazla olan kategoriler ise şu şekilde sıralanıyor; Saat ve aksesuar, bilgisayar, mücevherat, mobilya dekorasyon, lüks moda ve iç giyim.
“2023 İlkbahar Küresel Lüks Tüketim Araştırması da 2022 yılı büyümesi açısından Türkiye’nin lider pazarlar İtalya ve Fransa’nın hemen arkasında geldiğini gösterirken, “Türkiye’nin lüks perakende açısından yüksek potansiyelli bir coğrafya haline gelmesiyle birlikte, görece yüksek enflasyona rağmen dinamikliği ile çeşitli iyimser gelecek senaryoları barındıran çok umut verici bir coğrafya” olarak tanımlıyor.
Dört tüketiciden üçü ihtiyacı olmayan ürünler alıyor
Deloitte’un 6 ay süren 23 ülkede yapılan araştırmasında tüketicilere kendilerini şımartmak için alışveriş yapıp yapmadıkları soruldu. Sonuç, tüketicilerin beklenenden daha fazla kendini şımartmak istediğini ve lükse giren satın alımlar yaptığını gösterdi. Aynı zamanda insanların “savurganlık” yapıyor olmasının, dünya çapında görülen bir eğilim olduğu öğrenildi. Küresel olarak yapılan anketlere göre, dört tüketiciden üçü kendini şımartacak bir şey satın aldıklarını söylüyor.
Erkekler %60 fazla harcıyor
İstatistiksel olarak erkekler de kadınlar kadar kendilerine ödül veriyor. Dünya çapında ve Amerika Birleşik Devletleri’nde çeşitli öğelere neredeyse yüzde 40 daha fazla para harcıyorlar. Özellikle milenyum jenerasyonundaki erkekler, kendi yaşlarındaki kadınlara göre yaklaşık 20 dolar daha fazla harcama yapıyor. Milenyum erkekleri günlük yaşamın stresinden arınmak için güzel bir akşam yemeği yiyor veya erişilebilir bir lüks satın almak için birinci sınıf alkollü içkiler satın alıyor. Ödül niteliğinde yapılan harcamaların en popüler kategorisi kozmetik değil, yiyecek ve içecek. Dünya genelinde, tüketiciler kişisel bakım ürünlerine kıyasla neredeyse üç kat fazla yiyecek ve içeceğe para harcadığını söylüyor. Özellikle erkekler, bu alanda kadınlardan yüzde 60 daha fazla harcama yapıyor.
Sektörel Gündem
Servet Coşkun Deneyimi ve Garantisi ile “COSKUN-SUNHUNK”
41 yıllık tecrübesiyle sektöre önemli bir ivme kazandıran Servet Coşkun Vinç, ağır kaldırma ve kiralama hizmetlerinin yanı sıra güçlü makinelerle 2024 yılında sektördeki konumunu daha da güçlendirdi. Şirket, kiralama parkurunu sürekli geliştirerek makine parkuruna yeni ve modern ekipmanlar ekliyor.
1984 yılında Ümraniye Tepeüstü’nde kurulan Servet Coşkun Vinç, köklü geçmişiyle güvenilir bir vinç tedarikçisi olarak öne çıkıyor. Vinç kiralama hizmetleriyle başladığı yolculuğunda, bugün Türkiye, Avrupa ve Kuzey Afrika pazarlarına hizmet verecek şekilde kapsamını genişletmiş durumda.
Servet Coşkun Vinç, 2024 yılından itibaren Çin’in dünya çapında tanınan markası Sunhunk’un Türkiye temsilcisi olarak ürün yelpazesini genişletiyor. Şirket, “COSKUN-SUNHUNK” adıyla yeni bir marka ve şirket çatısı altında faaliyetlerine devam ediyor.
Yönetim Kurulu Başkanı Servet Coşkun, sektöre giriş nedenlerini ve şirketin büyüme hikayesini anlattı:
“41yılı aşkın süredir sektörün içerisindeyiz. Kardeşim Sedat Coşkun ile birlikte, babamızın vefatının ardından firmamızı daha iyi bir konuma getirmek için büyük bir mücadele verdik. Almanya’da aldığımız eğitimler ve disiplinli bakış açısı, işletmemizin temel unsurlarından biri haline geldi. Bugün piyasada birçok projede tonajlı vinçler kullanılmaya başlandı. Biz de kiralama firması olarak makine alımlarında titiz davranmayı tercih ediyoruz.
Ziyareti Sunhunk yetkilileriyle bir araya geldik ve fabrikalarını, AR-GE çalışmalarını, üretim sahalarını ziyaret ettik. Kullanılan komponentler ve teknolojiye dayalı üretimleri bizi oldukça memnun etti. Firma olarak en çok önem verdiğimiz konu ise iş güvenliği; bu prensibimizden asla taviz vermedik. Sağlam ve güçlü makinelerle parkurumuzu sürekli yeniliyoruz.”
Sunhunk Katlanır Bomlu Vinçler
Servet Coşkun, projelerde kullanılmak üzere 120 ton ve 160 ton kapasiteli Sunhunk katlanır bomlu vinçlerini getirdiklerini ve bu vinçler için satış ve satış sonrası teknik hizmetleri de organize ettiklerini belirtti. Ayrıca bu makinelerin 55 metreye kadar dikey çalışma kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.
Coşkun, 2025 yılında 285 tonluk ve 830 ton/metre kapasiteli vinçlerin de Türkiye’ye getirileceğini belirterek, bu yeniliklerin sektör için büyük bir adım olduğunu vurguladı.
COSKUN-SUNHUNK ile Güçlü Gelecek
“Çin’de üretilen en kaliteli katlanır bomlu vinçler, Türkiye ve Avrupa pazarında önemli bir yer edinecek. COSKUN-SUNHUNK markamızla, sektördeki liderliğimizi güçlendirmeye devam edeceğiz,” dedi.
Sektörel Gündem
SİF İŞ Makinaları JCB ile Ortaklığın 50. Yılını Kutladı
Türkiye’nin önde gelen iş makinaları firmalarından SİF İş Makinaları, JCB ile 50 yıllık ortaklığını ve sektördeki 68. yılını Rahmi M. Koç Müzesi’nde düzenlenen görkemli bir etkinlikle kutladı. Geceye, İngiltere Başkonsolosu Kenan Poelo, STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Adnan Nas, SİF Yönetim Kurulu Başkanı Alp Taşkent, JCB Yönetim Kurulu Üyesi George Bamford, JCB CEO’su Graeme Macdonald, JCB yüksek düzey yöneticileri, SİF çalışanları, müşteriler ve basın mensupları katıldı.
İşbirliğinin 50. Yılına Vurgu
Açılış konuşmasını yapan STFA Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Nas, 50 yıllık bu ortaklığın özgün değerlere ve karşılıklı güvene dayandığını belirtti. Nas, şu ifadeleri kullandı: “SİF İŞ Makinaları olarak, Türkiye’de 50 yıldır JCB’nin distribütörü olmaktan gurur duyuyoruz. Bu ortaklık sayesinde, sektöre önemli katkılar sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Müşterilerimize değer yaratma felsefesi, başarımızın temelini oluşturuyor.”
Etkinlikte bir video mesajla yer alan JCB Yönetim Kurulu Başkanı Lord Anthony Bamford, Türkiye pazarındaki zorlu şartlara rağmen SİF-JCB işbirliğinin büyümeye devam ettiğini belirtti ve şu sözlerle mesajını sonlandırdı: “Doğum günün kutlu olsun, nice başarılı yıllara SİF JCB!”
Müşteri Odaklı Hizmet Anlayışı
JCB CEO’su Graeme Macdonald ise etkinlikteki konuşmasında, SİF’in müşterilerine yakın olma stratejisiyle sektörde fark yarattığını vurguladı. Macdonald, “Kilometre taşları kutlanmalıdır. Elli yıllık başarı, her şirketin gurur duyacağı bir dönüm noktasıdır,” dedi.
SİF İŞ Makinaları Genel Müdürü Hayati Kösoğlu da, şu anda yurt geneline yayılmış 8 merkez ve toplamda 32 servisle müşterilere hizmet verdiklerini belirtti. Kösoğlu, JCB markasının Türkiye’de kazıcı-yükleyici ve teleskobik yükleyici segmentlerinde lider olduğunu söyledi.
Yenilik ve Sürdürülebilirlik Vurgusu
1945’te kurulan JCB, dünyanın lider iş makinesi üreticilerinden biri olarak öne çıkıyor. Elektrikli ve hidrojenli makinalara yaptığı yatırımlarla sürdürülebilirliğe katkı sağlayan şirket, Guinness Rekorlar Kitabına giren en hızlı dizel motor gibi teknolojik başarılara imza attı.
SİF İŞ Makinaları da 68 yıllık deneyimiyle JCB’nin global gücüyle yerel pazar bilgilerini birleştirerek, önümüzdeki dönemde pazar payını artırmayı ve sektöre yön vermeyi hedefliyor.
Sektörel Gündem
Savuma Sanayisinin Milli Lastikleri TEKNOFEST’te Sergilendi
Türkiye’nin önde gelen lastik üreticilerinden Petlas, 2-6 Ekim tarihlerinde Adana’da düzenlenen TEKNOFEST’te Türkiye savunma sanayisine özel olarak ürettiği lastikleri görücüye çıktı. Festivalin bronz sponsorluğunu da üstlenen Petlas’ın Kamu İhale Satış Müdürü Ümit Berber, “Savunma araçlarımızın yerlileştirilmesi programı kapsamında milli hava araçları KAAN, KIZILELMA, AKINCI, TB2, TB3, HÜRJET, HÜRKUŞ ve GÖKBEY için ürettiğimiz lastiklerimizi TEKNOFEST’te sergiledik. Savunma araçlarımızın güçlendirilmesinde milli bir bilinçle ve hassasiyetle çalışıyoruz” dedi.
Milli teknolojinin geliştirilmesinde kritik rol oynayan birçok kuruluşun paydaşlığıyla düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST, 2-6 Ekim tarihlerinde Adana’da yüzbinlerce ziyaretçiyle buluştu. Gökyüzünde görsel bir şölene imza atan hava gösterileri, simülasyon deneyim alanları, sergiler, gösteriler, konserler ve bilim atölyeleri ile teknoloji dolu bir dünyaya festival ev sahipliği yaptı. Son yıllarda dünya kamuoyunda da övgüyle bahsedilen Türkiye’nin milli askeri hava araçları KAAN, KIZILELMA, AKINCI, TB2, TB3, HÜRJET, HÜRKUŞ ve GÖKBEY için özel proje kapsamında yüzde 100 yerli Ar-Ge, teknoloji ve işgücü ile Petlas tarafından Türkiye’de üretilen lastikleri TEKNOFEST’te büyük beğeni topladı.
“Milli savunma sanayimizi sürekli geliştirmek zorundayız”
Türkiye’nin savunma sanayisinin millileştirilmesine yönelik üstlendikleri sorumluluğa değinen Petlas Kamu İhale Satış Müdürü Ümit Berber, “Dünyamızın ve bölgemizin son dönemde yaşadıklarına bakınca savunma sanayimizin milli olmasının önemi çok daha fazla belirginleşiyor. Milli Teknoloji Hamlesi için yola çıkmış, öncelikle Türk gençliğinde, toplumun diğer tüm fertlerinde ortak ideal ve heyecan ile bu ülkenin gücüne ve geleceğine olan inancın, artık büyük bir seferberlik ruhuna taşınmış olduğunu görüyoruz. Bu doğrultuda teknolojik ürünlerin ve gelişim süreçlerinin toplumla paylaşılması, toplumun bu sürecin öznesi haline getirilmesi ve bu farkındalığın yaratılması, yaygınlaştırılması için bizler de PETLAS olarak geçmişte olduğu gibi bugün de milli teknolojilerin geliştirilmesinde doğru yerde durmaya devam ediyoruz” dedi.
-
1 Konu 1 Konuk4 yıl önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Özel Haber2 yıl önce
ELFATEK’TEN AKİBA
-
Ağır Yük Taşıma Araçları4 yıl önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Özel Haber4 yıl önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Son Dakika4 yıl önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber4 yıl önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika4 yıl önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika3 yıl önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi