Takip Edin

Haber

Rönesans Holding 350 Milyon Dolarlık Sürdürülebilir Finansman Açıkladı

Yayınlanma tarihi

-

Rönesans Holding, Türkiye’nin ilk Sürdürülebilir Finansman Çerçevesi kapsamında gerçekleştirilen sürdürülebilir Eurobond ihracını başarıyla tamamladı. Başta IFC,

EBRD ve Alman Kalkınma ve Finans Kurumu DEG olmak üzere, özellikle uluslararası finansal kuruluşların yoğun katılımıyla gerçekleşen ihraç neticesinde Rönesans Holding 5 yıl vadeli 350 milyon dolar tutarında finansman yaratmış oldu. Bu finansmanla, Rönesans Holding yeşil ve sosyal proje yatırımı yapmayı planlıyor.

Gayrimenkul, sağlık, yenilenebilir enerji, endüstri ve inşaat olmak üzere beş ana sektörde faaliyet gösteren Rönesans Holding, Sürdürülebilir Finansman Çerçevesi kapsamında ilk Eurobond ihracını gerçekleştirdi. Bir Türk şirketler topluluğunun bu program altındaki ilk ihracı olma özelliği taşıyan işlem, yeşil ve sosyal projelerin birleşimiyle dikkat çekiyor. 3 Ekim’de tamamlanan, 5 yıl vadeli bu sürdürülebilir Eurobond ihracı geniş bir uluslararası yatırımcı portföyü tarafından büyük ilgi gördü ve ihraç miktarının neredeyse iki katı talep toplandı.

YENİLENEBİLİR ENERJİ ve SOSYAL YATIRIMLAR ÖNCELİĞİMİZ OLACAK

Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, Rönesans Holding’in uluslararası ortaklıklar ve uluslararası kaynaklardan finansman yaratma konusundaki güçlü kabiliyetine vurgu yaparak, şunları söyledi: “Bu Eurobond ihracına, yatırımcı olarak ilgi gösten kuruluşlarının katılımı bizi gururlandırıyor. Başta IFC, EBRD ve Alman Kalkınma ve Finans Kurumu DEG olmak üzere, ihracımıza katılan tüm uluslararası kuruluşlara teşekkür ederiz. Sektörde bir ilk olan Sürdürülebilir Finansman Çerçevesi normlarına uygun şekilde gerçekleştirdiğimiz ihraçtan elde edeceğimiz kaynağı hangi yeşil ve sosyal projelerde kullanacağımızı, projeleri seçerken nasıl bir yol izleyeceğimizi, projelerin çevresel ve sosyal etkilerini raporlarken hangi kriterlere uyacağımızı detaylı bir şekilde açıkladık.”

Yenilenebilir enerji yatırımları alanında hızlı ve kuvvetli bir büyüme planladıklarını ifade eden İpek Ilıcak Kayaalp, önümüzdeki 5 yıllık dönemde tamamı yenilenebilir enerji üreten elektrik santrallerden oluşacak 2.000 MW’lık bir kurulu güce ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Yenilenebilir enerji yatırımlarının yanında, Eurobond ihracından elde edecekleri kaynağı, insanların kaliteli sağlık hizmetlerine ulaşımına imkan veren hastane projelerinde de kullanacaklarının altını çizen Ilıcak Kayaalp, “Ayrıca söz konusu kaynağı dünyanın çeşitli yerlerinde yaptığımız ve yapacağımız sosyal konut projelerinde, temiz ulaşım (Clean Transportation) kapsamında yapacağımız yatırımlarda, veri merkezlerinde, enerji verimliliği projelerinde, temiz su teminine olanak sağlayacak alt yapı projelerinde de kullanmayı planlıyoruz” diye konuştu.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE OLAN BAĞLILIĞIMIZIN ve LİDERLİĞİMİZİN BİR GÖSTERGESİ

Türkiye’de sürdürülebilir Eurobond ihraç ederek, ihraç gelirlerinin tamamını yeşil ve sosyal projelerin finansmanı için kullanmayı taahhüt eden alanındaki ilk şirket olmanın gurur verici olduğunu belirten İpek Ilıcak Kayaalp, söz konusu sürdürülebilir eurobond ihracının Rönesans Holding’in sürdürülebilirliğe olan bağlılığını ve bu konudaki liderliğini açık şekilde ortaya koyduğunu söyledi. İpek Ilıcak Kayaalp, şöyle konuştu: “Birçok alanda faaliyet gösteren bir yatırım ve inşaat grubu olarak, biz sorumluluklarımızın farkındayız. Projelerimizin topluma etkisinin olumlu olması için finansman yapımızı da bu yönde değiştirmek adına somut adımlar atıyoruz. Yaptığımız her işin temelinde sosyal şirket olmak ve toplumsal kalkınmaya fayda sağlama amaçları yatıyor. Bunun, diğer şirketlere de ilham vererek Türkiye’de daha sürdürülebilir ve dayanıklı bir ekonomiye katkıda bulunmasını umuyoruz. Gelirlerimizin yüzde 50’sini yurt dışından elde ederken, bugüne kadar ülkemize yaptığımız yaklaşık 8 milyar Euro’luk yatırım portföyünü sürdürülebilir projeler ile daha da ileriye taşıyacağız. Sürdürülebilir finansman yöntemlerimiz sektörümüz için de önemli bir örnek olarak, ülkemize yapılan yatırımların çevre ve sosyal boyutlarının öne çıkmasına öncülük edecek.”

SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANSMAN ÇERÇEVESİ’Ni AĞUSTOSTA YAYIMLADI

Rönesans, geçtiğimiz aylarda SPK sürdürülebilir borçlanma araçları kriterlerine uyumu da içeren özellikleriyle sektörde ilklerden biri olan Sürdürülebilir Finansman Çerçevesi’ni yayınlamıştı. Söz konusu çerçeveyle yenilenebilir enerji başta olmak üzere yeşil ve sosyal programları destekleyen sürdürülebilir finansman araçlarına daha rahat ulaşmayı hedeflediklerini açıklamıştı.

Sürdürülebilir eurobondlar, ülkelerin ya da şirketlerin iklim değişikliğine çözüm üreten yenilenebilir enerji ve kaynak verimliği yatırımları ile toplumsal faydaya yönelik sağlık ve eğitim gibi farklı alanlardaki projelerine finansman sağlamak amacıyla uluslararası piyasalarda satışa sundukları borçlanma aracı olarak giderek önem kazanmaya başladı.

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

Risk Yönetimi ve İnsan Hayatı: Kartalkaya’dan Çıkartılan Dersler

Yayınlanma tarihi

-

Geçtiğimiz ay Bolu Kartalkaya’da meydana gelen trajik yangın, 78 kişinin hayatını kaybetmesine ve 51 kişinin yaralanmasına neden oldu. Bu elim olay, yangın güvenliği ve risk yönetimi konularındaki eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdi. Peki, eğer bu tesis kurumsal bir sahiplik altında olsaydı, bu felaket önlenebilir miydi?

Bu sorunun yanıtını ESG (Çevresel, Sosyal ve Yönetişim) risk yönetimi, HSSEQ (Sağlık, Güvenlik, Çevre ve Kalite) rehberleri ve kurumsal yönetim ilkeleri çerçevesinde değerlendirelim.

ESG ve Risk Yönetimi
ESG prensipleri; çevresel, sosyal ve yönetişim risklerini kapsayan bütünsel bir yaklaşımı temsil eder. Bu kapsamda, otelde yangın algılama ve söndürme sistemlerinin düzenli olarak kontrol edilmesi ve güncellenmesi gerekirdi. Diğer yandan, bu sistemlerin her an etkin bir şekilde çalışabilir durumda olduğundan emin olunması, insan hayatını koruma noktasında kritik bir önlem olarak öne çıkabilirdi.

HSSEQ Rehberleri: Standartların Önemi
HSSEQ rehberleri, bir tesisin sağlık, güvenlik, çevre ve kalite standartlarını belirleyen kapsamlı bir çerçeve sunar. Bu rehberlere uygun olarak; yangın merdivenlerinin yönetmeliklere uygunluğu, alarm ve duman algılama sistemlerinin düzenli bakımı gibi önlemler sıkı bir şekilde denetlenebilirdi. Benzer şekilde, otel personeline yangın ve diğer acil durum senaryoları konusunda düzenli eğitimler verilerek bu tür durumlara karşı hazırlıklı olmaları sağlanabilirdi.

Kurumsal Yönetim ve Bağımsız Denetim
Kurumsal sahiplik, yangın güvenliği önlemlerinin yalnızca işletme sahibinin inisiyatifine bırakılmasını engeller. Kurumsal yönetim ilkeleri doğrultusunda, bu önlemler bağımsız denetim firmaları tarafından düzenli olarak denetlenerek, tesisin güvenlik standartlarına uyumu garanti altına alınabilirdi. Bu tür denetimler, sadece uyumluluğu sağlamakla kalmaz, aynı zamanda potansiyel risklerin erken tespit edilmesine de olanak tanır.

Yetki Çatışmaları ve Hükümet Denetimlerinin Eksikliği
Türkiye’deki yangın güvenliği yönetmelikleri, teoride kapsamlı bir çerçeve sunsa da uygulama ve denetim süreçlerinde eksikliklerle karşılaşılmaktadır. Kurumsal sahiplik altında, bağımsız denetim süreçleri devreye girerek, hükümet denetimlerine olan bağımlılık azaltılabilirdi. Bu sayede, bölgesel ve ulusal otoriteler arasındaki yetki çatışmaları minimize edilebilir, daha etkin bir risk yönetimi sürecinin önü açılabilirdi.

Profesyonel Risk Yönetimi

Profesyonel risk yönetimi, yalnızca bilgi veya motivasyon eksikliği olan durumlarda değil, önleyici tedbirlerin sistematik bir şekilde hayata geçirilmesinde de hayati bir rol oynar. Kurumsal sahiplik ile birleştirildiğinde, bu sistem yangın güvenliği önlemlerinin daha etkin bir şekilde uygulanmasını sağlar ve olası felaketlerin önüne geçerek insan hayatını koruyabilir.

ESG Uyumlu Projelerin Finansmanı ve Müşteri Avantajları

ESG uyumlu projeler, yalnızca sürdürülebilirlik hedefleri açısından değil, aynı zamanda finansal açıdan da avantajlar sunar. Yeşil finansman seçenekleri ve vergi teşvikleri, bu tür projelerin maliyetlerini düşürürken, çevreye duyarlı müşteriler tarafından daha fazla tercih edilmesini sağlar. Bu da ESG uyumlu projelerin uzun vadede daha yüksek kira primleri, düşük boşluk oranları ve artan müşteri sadakati ile sonuçlanabileceği anlamına gelir.

Ders Almak ve Geleceği Şekillendirmek

Bolu Grand Kartal Otelindeki yangın, kurumsal sahiplik ve önleyici tedbirlerin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Eğer ESG risk yönetimi, HSSEQ rehberleri ve kurumsal yönetim ilkeleri etkin bir şekilde uygulanmış olsaydı, bu felaketin önüne geçilmesi mümkün olabilirdi. Unutmayalım ki insan hayatını koruma sorumluluğu, ancak güçlü yönetim anlayışı ve sistematik denetim süreçleriyle yerine getirilebilir.

 

Devamını oku

Haber

Hastalık Ve Yürek Yakan Günler

Yayınlanma tarihi

-

Günlerdir düşen haberler  insan sağlığı üzerinde etkisi çok farklı. Kartepe /Suadiye mahallesinde işlenen korkunç vahşeti, dün 03:27 çıkan Bolu Kartalkaya’da çıkan yangını düşündüm, gözüme uyku girmediği gibi 21.Ekim .2024 geçirdiğim kaza üzerinden gecen tamamı 90 gün. İnanılmaz bir gündem özellikle yalnızca Kocaeli’ne bakıldığında durmak bilmeyen haber akışı.

Dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olan Hollanda’ya baktığımızda inanın Kocaeli kadar gündemi yok.

Belki nüfusa olarak az olabilir, Almanya ile karşılaştıralım aynı nüfusa yakınız böyle bir gündem olmadığını görüyoruz.

Türkiye’nin, ulusal ve yerel gündemi olan haber akışına baktığımızda, siyaset, cinayet, polis ,asayiş ve genel olarak gündem çok hızlı aktığını görüyoruz. Belki de Dünya gündemi olarak ilk sıralardayız. Diğer bir günden olan Ekonomi gündemi ise ayrı başlık.

Vahşice İşlenen Cinayet Kan Dondurdu

İki gün öce yaşadığımız Kartepe Suadiye mahallesinde esnaflık yapan İ.T un vahşice katledilmesi, ölüm bu kadar canice olur mu? Bu cinayeti işleyenlerin ruh hallerini anlamak ne mümkün, bu vahşiler ile yaşadığımız gerçeğini düşünmek bile zor geliyor insana. (cinayetin işlendiği kişinin üzerinde yapılan vahşilik anlatmak istemiyorum)

Hastalık ve Geçen 90 gün

Dediğim gibi, geçirdiğim kazanın üzerinden 90 gün geçti. Bir lansman sırasında hiç olur mu dediğimiz servis kanalına düşmem başlayan sağlık durumum çok daha iyiye gidiyor. Sağ ayağımın pert olması ve Kocaeli Şehir Hastanesinde ameliyatımı gerçekleştiren Ortopedi tramovoji bölümü Op.Dr. Öğretim görevlisi Ümit GÖK Hocamız ve ekibine ne kadar tessekkür etsem az.

Ameliyat oluşum tramva ile 10 gün hastane sonrasında sağ ayağıma basmadan sol ayağımla hala daha özel ve tüm işlerimi yapıyor olmam büyük bir irade gücü. Devam eden hayatım içinde günlük iş planımı az da olsa gerçekleştiriyor olmam benim için büyük gelişme. Hayat işte ile başladığım süreci, nefes alacak ömrüm olduğunu düşünmek bile düşündürücü.

90 günlük süreç içinde geçirdiğim kazayı duyup gelenlere, soranlara, arayanlara mesaj yollayanlara teşekkür ederim. Bu kaza sonucunda her daim yanımda olan dostlarıma minnettarım. Bazen sakin geçen ruh halim ile kazayı düşündüğümde o hissi düşünmekten çok, müzik dinlemeyi yeğliyorum. Müzik ruhun gıdası derler çok doğru.

Yürek yakan Gün

Dün 21.Ocak.2025 Bolu Kartalkaya’da dağ turizm bölgesinde, çoğunlukla birçok ailenin yarı yıl tatili nedeniyle çocukları geçirmek adına yoğun olan bölge içinde bulunan G.Y Konaklama otelinde geçirmek adına gittikleri otelde 03:27 sıralarında çıkan yangın etrafı ahşap olan otelin hızlıca yangına teslim olmasını neden oldu. Bolu’dan çıkan itfaiyenim zirveye ulaşması normal şartlarda 45 dk olması nedeniyle yangın ve alevlerle boğuşan vatandaşlarımızın çoğu kurtulamadı. Yangında vefat eden 76 ya yakın vatandaşımız hakkın rahmetine kavuştu. Yaralılar dan birçoğunun ciddiyetini koruyor.

Devamını oku

Haber

STILL ARSER “Geleceğin Liderleri” Programına Başarıyla Tamamlandı

Yayınlanma tarihi

-

STILL ARSER, 2024 yılı eğitim planı çerçevesinde başlattığı “Geleceğin Liderleri” gelişim programını 6 Aralık’ta gerçekleştirilen kapanış sunumlarıyla tamamladı.

6 modülden oluşan program, katılımcılara liderlik esnekliği kazandırmayı ve yönetici bakış açısını geliştirmeyi hedefledi. STILL ARSER yönetim ekibinin de katılımıyla gerçekleşen sunumlarda, katılımcılar elde ettikleri kazanımları ve gelecekte odaklanacakları bireysel gelişim hedeflerini paylaştı.

STILL ARSER, program boyunca gösterdikleri çaba ve katkılar nedeniyle tüm katılımcılara teşekkürlerini sundu.

Devamını oku

Trend olan