Takip Edin

Haber

Cumhurbaşkanlığı genelgesi yayımlandı: Açık kaynak kodlu yazılımlara geçiyoruz

20 yıldır açık kaynak kodu için çalışan Türkiye, ilk kez bir genelge ile tüm kamuda lisanslı ürün yerine açık kaynak koduna geçiş kararı aldı. Resmi Gazete’de yayımlanan tasarruf odaklı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, kamu yatırımlarının yüzde 4.7’sini oluşturan bilgi ve iletişim teknolojileri yatırımlarında değişiklik öngörüyor.

Yayınlanma tarihi

-

Hafta sonu, cumartesi sabahı uyandık, Resmi Gazete’de bir Cumhurbaşkanlığı Genelgesi gördük. Bütçe açığı ve tasarruf odaklı yayımlanan bu genelgede kamu kurum ve kuruluşlarının bilişim harcamalarından tasarruf edilmesi, üretici bağımlılığının azaltılması ve siber güvenliğin güçlendirilmesi amacıyla kamuda açık kaynak kodlu yazılımların (AKKY) kullanımının yaygınlaştırılması amaçlanıyor.

Djital Dönüşüm Ofisi yol haritası yayımlayacak

Dokuz ay içerisinde Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından AKKY geçişi analiz ve yol haritası raporu yayımlanacak. Rapor çerçevesinde yürütülmesi gereken çalışmalar için duyulan mali kaynak ve iş gücüne yönelik talepler dikkate alınacak ve bu talepler öncelikle karşılanacak.

Yazılım tedarikinde, ticari lisanslı yazılımlar yerine AKKY muadilleri tercih edilecek ve hatta AKKY tercih edilmediği durumlar gerekçesiyle detaylı şekilde açıklanmak zorunda olacak. 1996’dan günümüze, aralıksız olarak bilişim alanındaki gelişmeleri takip eden birisi olarak tüm hafta sonu gündemim bu oldu. Konu hakkındaki tartışmalar, fikir alışverişleri. Şahsi düşüncemi merak ediyorsanız… Bence olumlu.

20 yıl önce yapılmalıydı

Hatta 20 yıl önce yapılmış olması gerekeni şimdi yaptığımız için mutluyum. Tasarruf kelimesi ile başlayan bir genelge, bütçemiz açısından önemli olabilir ancak AKKY, salt tasarruf ile anlatılamaz. Tasarrufu ön planda tutuyorsak!.. Son 20 yıldır, milyonlarca, milyarlarca dolar lisans ücretini niye ödedik?

Bunun hesabını kim verecek? 20 sene önce başlattığımız Pardus Projesi niye hâlâ üvey evlat muamelesi görüyor? Niye kamu kurum ve kuruluşları tarafından sahiplenilmiyor? Ancak, tüm dünyanın açık kaynak kodlu yazılımlara yöneldiği bir ortamda, Türkiye olarak bizim gerekçemiz ne olursa olsun, bu yola girmemiz önemli bir aşamadır.

Bill Gates ve kayıp 20 yıl

30 Ocak 2005 tarihinde, Microsoft’un kurucusu Bill Gates, Ankara’yı ve devlet erkânını ziyaret etmişti. O dönemde CEO’luk görevinden ayrılmamış, hâlâ icracı bir kişi olarak Ankara’daydı. Hatırlayan vardır.

Özellik le Almanya, Microsoft’un, Windows işletim sistemindeki kodlarını hükümetlere açmadığı için Windows işletim sistemini protesto etmeye başlamış, tüm Alman kamu kuruluşlarında Linux işletim sistemi kullanmaya başladığını duyurmuştu. Daha sonra, konuyla ilgili olarak Microsoft çeşitli mahkeme kararları uyarınca ceza ödemeye mahkûm edildi. Gizlediği kodları, çeşitli devletlerle de paylaşmaya mecbur kaldı.

“Ne yaptığını tam bilmediğimiz yazılıma nasıl güveneceğiz?”

İşte o ortamda, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Bill Gates’i ağırladığı toplantıda yaptığı konuşmada şu sözleri söylemişti: “Tabii bir de verilerin ve bilgisayarların güvenliği meselesi var. Elimizdeki yazılım ve donanımın ne yaptığını tam olarak bilmediğimiz ve kendi ülkemizde geliştirmediğimiz zaman program veya işletim sistemine nasıl güveneceğiz?

Bunun tedbiri alınmalıdır. Bir devlet, bu konuda hiç kimsenin sözüyle yetinemez. Çalışan bütün programlar ve incelemelerin de yapılması gerekir. Yazılım ve donanımla bunların üstüne kurulacak her işletim sistemi, yazılımının güvenilirliği kullanımından önce detaylı olarak incelenmelidir. Bunlar yapılmazsa güvenlik konusunda bağımlı kalınacak, zafiyete düşülebilecektir.”

Tam 6 bin 754 gün geçti

Bu konuşmanın üstünden geçen 18 küsur sene, tamı tamamına 6 bin 754 gün sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni bir genelge yayımladı. Sayısını ben bile unuttum. Daha önce milli güvenlik ön plandayken, bugün tasarrufu ön plana taşıdığı bir genelge. 2005’te, biz bugünkü kararlılıkla adım atsaydık, durum ne olurdu? Bunu da düşünelim.

21.2 milyar lira yatırım

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, her yıl, merkezi bütçe yatırım harcamaları arasından, bilgi ve iletişim teknolojileri projelerini ayırarak, özel bir rapor hazırlıyor. 2023 Yılı Kamu Bilgi ve İletişim Teknolojileri Yatırımları Raporu’nda yer alan bilgilere göre 2023 yılında kamunun bu alandaki yatırımları toplamı 21 milyar 203 milyon lira.

Pazar büyüklüğü 408.9 milyar liraya ulaştı

Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD), tarafından yayımlanan pazar raporuna göre Türkiye’nin 2022’deki toplam pazar büyüklüğü 408.9 milyar liraya ulaştı. Bunun 195 milyar lirasını bilgi teknolojileri, 214 milyarı haberleşme teknolojileri oluşturdu.

Bütçelenen kamu yatırımları toplamı, bilgi teknolojileri pazarının yüzde 10’undan fazlasını oluşturuyor. Tüm kamu BİT yatırımlarının toplam kamu yatırımları arasındaki payı ise yüzde 4.7 olarak bütçelenmiş. Bu yatırımlara konu toplam 335 proje bulunuyor. BTK’nın “Mobil Haberleşme Altyapısı Olmayan Yerleşim Yerlerine Altyapı Kurulması” Projesi 2.752 milyon TL ile 2023 yılında en fazla ödenek ayrılan BİT projesi.

Ticaret Bakanlığı’nın 2.620 milyon TL ödenek ayrılan “Milli Araç ve Konteyner Tarama Sistemleri”, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2.210 milyon TL ödenek ayrılan “Fırsatları Artırma, Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH)”, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 1 milyar TL ödenek ayrılan “Bilgisayar Sistemlerinin Bakım Onarımı” projeleri en büyük bütçeli BİT projeleri olarak öne çıkıyor. Daha önce, kamu BİT projeleri ağırlıklı olarak altyapı kurulumu ve uygulama geliştirme projeleri olarak ağırlık kazanırken, e-devlet projesinin devreye girmesiyle çoğu proje yenileme ve idame ettirme yatırımı alıyor.

Sektör temsilcileri: Yorum yok…

Yorum yok… “Yazıyı hazırlarken, görüşlerini almak üzere iletişim kurduğum TÜBİSAD Başkanı Mehmet Ali Tombalak, YASAD Başkanı Gönül Kamalı, Hizmet İhracatçıları Birliği Yazılım Meclisi Üyesi Alim Küçükpehlivan, Microsoft Türkiye Ülke Müdürü Levent Özbilgin ve SAP Türkiye Ülke Müdürü Uğur Candan neredeyse ortak bir cevapla geriye dönerek “Konuyu etraflıca tartışmadan bir yorumda bulunmanın doğru olmayacağını düşünüyoruz” dediler.

Pardus hikâyesi

Açık Kaynak Kodlu Yazılım denilince herkesin aklına ilk gelen işletim sistemi Linux olur. Microsoft’un her PC’ye yaklaşık 100 dolar karşılığında yüklediği Windows işletim sisteminin, bedava muadili. Linus Torvalds tarafından geliştirilen bu işletim sistemi, halen çeşitli dağıtımları ile özellikle ‘sunucu’ dediğimiz, yani bilgi işlem dünyasının arka planda çalışan ekosistemini yöneten ciddi bir güç.

Kişisel bilgisayarlarda da kısıtlı bir kullanımı var. Hatta cep telefonlarında kullandığımız Android işletim sistemi de bir Linux türevi. Türkiye, kamu eliyle bir linux dağıtımının çıkarılması konusunda çalışmalarına 2003 yılında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan emri ile başladı.

İsmini, Anadolu Parsı’ndan alan ‘Pardus’ isimli Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Linux dağıtımı 27 Aralık 2005’te kullanıma sunuldu. 2012 yılına kadar özel bir proje ekibiyle, Pardus geliştirmeleri devam etti. Ancak, 2012 yılında proje sümen altı edildi. Resmi kayıtlarda, açıklamalarda projenin TÜBİTAK UEKAE’den alınıp, Ankara’da TÜBİTAK ULAKBİM çatısı altında yeniden, yeni bir ekiple yürütüldüğü yer alıyor. Ancak, o dönem yazılanlara, yapılan açıklamalara bakarsanız olayın iç yüzü biraz farklı. Bunu siz kendiniz araştırın, okuyun.

Projenin ödeneği kısılsa da sümen altı edilse de bir şekilde devam etti. Türkiye tarihinin en büyük bilişim projesi FATİH projesinde akıllı tahtalarda Pardus’un kullanılmaya başlanması ile olay değişti. Pardus, ardı ardına yayımlanan yeni sürümleri ile bir PC’yi, bir sunucuyu çalıştırabilecek sürümleri ile 2023’te mevcut. Sorunsuz (Windows kadar sorunsuz!..) çalışıyor. Ancak tüm bu süreçte, 20 yıllık serüveninde kamudan yeterli desteği görmedi, göremedi.

Pardus kullanan kamu kuruluşlarının sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Pardus, tüm kamu kurumlarında zorunlu işletim sistemi olarak kullanılsa, geçen 20 yılda, sadece ve sadece kamu tarafından Microsoft’a ödenen Windows işletim sistemi lisans ücretlerinden ne kadar tasarruf edebileceğimizi hesaplayabilir misiniz? Üstüne, Microsoft’un ofis uygulamaları için ödenen lisans ücretlerini de ekleyin.

Açık Kaynak Kod nedir?

Açık kaynak kodlu yazılım; kaynak kodlarıyla beraber herkesin erişebileceği, değiştirebileceği, geliştirebileceği yazılımlardır. Bu olanakları ile genelde karşımıza ‘bedava’, ‘ücretsiz’ şeklinde ortaya çıkar. Ancak, ücretsiz olması gerekmeyeceği gibi, daha fazla insan gücü gerektireceği için işin toplamında, bazen lisanslı yazılımlardan daha pahalı bile olabilir. AKKY denildiğinde herkesin aklına işletim sistemi ve Linux gelir.

Ancak bunun daha fazlası var. En bilinenlerinden LibreOffice projesi, bir ofis verimlilik uygulaması. MySQL bir veri tabanı uygulaması. Son dönemde bulut bilişimin, AR ve VR projelerinin ve hatta yapay zekâ uygulamalarının ortaya çıkması ile birlikte bu alanda da pek çok AKKY projesi var. İş siber güvenlikten mesajlaşma yazılımlarına kadar uzanıyor. Whatsapp’in yerli rakiplerinden Turkcell’in BİP’ine baktığınızda da pek çok açık kaynak kodlu yazılımın bir araya getirilip bir çözüm olarak önümüze konulduğunu görebilirsiniz.

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

BORUSAN CAT’De İMDER Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı Gerçekleşti

Yayınlanma tarihi

-

 Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği (İMDER) Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı, İMDER üye firmalarından olasn BORUSAN CAT’in ev sahipliğinde, Gebze’de yer alan BORUSAN CAT Genel Müdürlüğü ve Revizyon Merkezi’nde gerçekleştirildi. 

Devamını oku

Haber

Sakarya Karasu’da Bulunan Fabrikada Yangın Paniği

Yayınlanma tarihi

-

Sakarya’nın Karasu ilçesinde faaliyet gösteren bir fındık kırma fabrikasında çıkan yangın, itfaiye ekiplerinin hızlı müdahalesiyle kontrol altına alındı.

Adapete Mahallesi’nde bulunan fabrikanın arka kısmındaki depo bölümünde henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın başladı. Alevleri fark edenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirerek yardım talep etti.

Alevler Kısa Sürede Fabrikayı Sardı

İhbar üzerine olay yerine Karasu’dan ve çevre ilçelerden çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. Kısa sürede büyüyen alevler, depo bölümünden üretim alanına sıçradı.

Yangına müdahale eden ekipler, içeride bulunan fındıklar ve yanıcı maddeleri iş makineleri yardımıyla güvenli bölgelere taşınarak önlem alındı.

Yaklaşık iki saat süren yoğun çalışma sonrasında  yangın kontrol altına alındı. Soğutma çalışmaları ise bir süre daha devam etti.

Kaymakam Olay Yerinde İncelemelerde Bulundu

Karasu Kaymakamı Mehmet Uğur Arslan da olay yerine gelerek ekiplerden bilgi alarak incelemelerde bulundu.

 

Devamını oku

Haber

Türkiye Yapay Zekâyı Sevdi

Yayınlanma tarihi

-

Stanford Üniversitesi’nin 2025 Yapay Zekâ Endeksi raporuna göre Türkiye’de yapay zekâ konusundaki iyimserlik her geçen gün artıyor. Cerebrum Tech kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Dr. R. Erdem Erkul “Türkiye’nin yapay zekânın sunduğu olanaklara olumlu yaklaşması, ülkemize dijital dönüşüm sürecinde ve büyüme yolculuğunda büyük güç verecek” diyor..

 

Silikon Vadisi’nin kalbinde yer alan ve yapay zekâ araştırmalarında dünya çapında öncü bir role sahip olan Stanford Üniversitesi’nin 2025 Yapay Zekâ Endeksi raporu yapay zekânın tüm toplumu ve ekonomiyi şekillendiren bir dönüşümün kilit unsuru olduğunu ortaya koyuyor. Yapay zekânın geleceğine dair önemli ipuçları barındıran bu rapora göre, yapay zekânın yarattığı dönüşümün hızı her geçen gün artarken, insanların yapay zekâya bakışı da değişiyor. Başlangıçta yapay zekâya kuşkuyla yaklaşan kesimler bile, bu teknolojinin zarardan çok fayda sağlayarak dünyanın daha iyi bir yer haline gelmesine katkı sağlayacağına inanıyor.

Türkiye de bu alanda dikkat çeken ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. Türkiye’de 2022’den bu yana yapay zekânın zarardan çok yarar getireceğine inananların oranı yüzde 9 artış göstererek yüzde 70’e ulaştı. Raporda, Türkiye’nin özellikle genç nüfusu ve teknolojiye yatkınlığı sayesinde yapay zekâ alanında büyük potansiyel taşıdığı vurgulandı.

 

Kalkınmanın anahtarı dijital dönüşüm

Yapay zekâ, web3 ve oyun alanlarında faaliyet gösteren yerli teknoloji şirketi Cerebrum Tech kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Dr. R. Erdem Erkul, “Türkiye’nin yapay zekânın sunduğu olanaklara olumlu yaklaşması, ülkemize dijital dönüşüm sürecinde ve büyüme yolculuğunda büyük güç verecek” diyor. Erkul’a göre dijital dönüşüm ve teknoloji odaklı bir ekonomi kalkınmanın ana omurgasını oluşturuyor. Türkiye’nin yapay zekâya yönelik olumlu yaklaşımı da bu dönüşümü mümkün kılarak etkilerini hızlandırıyor.

2025 raporunda dikkat çeken en önemli bulgulardan biri, yapay zekânın hızla gelişen teknik kapasitesi yanında maliyetlerin düşüşü ve artan erişimi. Ayrıca bugün GPT-3.5 seviyesindeki bir sistemin işlem maliyetleri, sadece iki yıl içinde 280 kat düşmüş durumda. Teknolojik gelişmelerle birlikte modellerin daha az parametre ile daha verimli çalışmaya başlaması da maliyetleri düşüren bir başka etken. Örneğin deepseek modelleri verimli inferance (kullanım) değerlerine ulaşmış durumda. Google tarafından geliştirilen gemma serisi açık kaynak modelleri de 27 milyar gibi küçük sayılabilecek parametre sayılarıyla büyük modellerle mukayese edilebilir kalitede içerik sunabilir hale geldi.

Maliyetlerdeki bu düşüş, yapay zekânın daha geniş kitlelere ulaşmasının önünü açıyor. Donanım maliyetlerinin yılda yüzde 30 düşmesi ve enerji verimliliğinin yılda yüzde 40 artması da bu teknolojiyi yaygınlaştıran etkenler.

Bu sayede yapay zekâ iş süreçlerinin optimizasyonundan müşteri hizmetlerine, veri analizinden üretkenlik artışına kadar birçok alanda vazgeçilmez bir araç haline geldi. 2023’te şirketlerin yüzde 55’i yapay zekâ teknolojilerini aktif olarak kullanırken, bu oran 2024’te yüzde 78’e yükseldi. Özellikle finans, sağlık ve perakende sektörlerinde yapay zekâ kullanımında bir patlama yaşandı.

 

Dünya ortalamasının üzerinde yatırım 

PwC CEO araştırmasına göre de Türkiye’deki CEO’lar yapay zekâya dünya ortalamasının üzerinde yatırım yapmayı planlıyor. Önümüzdeki üç yıl içinde küresel CEO’ların yüzde 30’u, Türkiye’deki CEO’ların ise yüzde 47’si yeni ürün ve hizmet geliştirmede yapay zekâ kullanmayı planlıyor.

Önümüzdeki üç yıl içinde küresel CEO’ların yüzde 47’si, Türkiye’deki CEO’ların ise yüzde 58’i yapay zekâyı teknoloji platformlarına, iş süreçlerine ve iş akışlarına entegre etmeyi önceliklendiriyor. Yeni ürün ve hizmet geliştirmede yapay zekâ kullanmayı planlayan CEO’ların oranı dünyada yüzde 30’ken Türkiye’de ise yüzde 47’ue ulaşıyor. İş gücü ve yetenek yönetiminde yapay zekâ entegrasyonu planlayan CEO’ların oranı küresel çapta yüzde 31, Türkiye’de yüzde 30 seviyesinde bulunuyor.

 

Büyüme yolunda fark yaratacak

“E-ticaretten bankacılığa, otomotivden kamu sektörüne kadar geleceğe yön veren sektörlerden pek çok kuruluş, yapay zekâ entegrasyonu için çıktıkları yolculukta Cerebrum Tech’i seçiyor” diyen Erkul yapay zekâ konusunda cesur adımlar atan şirketlerin ve ülkelerin büyüme yolunda fark yaratacağını belirtiyor.

Bireysel kullanıcılar da yapay zekâyı günlük hayatlarına daha fazla entegre etmeye başladı. Metin oluşturma, görsel tasarım, dil çevirisi ve hatta kişisel asistanlar gibi yapay zekâ destekli uygulamalar, dünya genelinde milyonlarca insan tarafından kullanılıyor. Bu yaygın kullanım, teknolojinin sadece kurumsal dünyada değil, bireysel yaşamda da köklü bir dönüşüm yarattığını gösteriyor.

Yapay zekânın yaygınlaşması hükümetleri de harekete geçirdi. 2024 yılında, yapay zekâya yönelik yasal düzenleme yapan ülke sayısı yüzde 23 artışla 75’e ulaştı. Bu düzenlemeler, teknolojinin etik kullanımı, veri gizliliği ve güvenliği gibi konuları kapsıyor.

Aynı zamanda hükümetler, yapay zekâ sektörüne yönelik desteklerini de artırıyor. Özellikle ulusal yapay zekâ stratejileri geliştiren ülkeler, bu yarışta öne geçiyor.

Teknoloji, girişim sermayesi ve iş gücü verimliliği konusunda ABD ve Çin’in gerisinde kalan birçok ülke, yapay zekâ adaptasyonunda ön plana çıkmalarını sağlayacak ciddi insiyatifler başlatmış durumda. 2024 yılında yapay zekâ inisiyatiflerine Kanada 2,4 milyar; Fransa 109 milyar; Hindistan 1,25 milyar dolar bütçe ayırdı.

 

Cerebrum Tech:

Yapay zekâ, nesnelerin interneti ve Web 3.0 alanlarında sürdürülebilir çözümler geliştiren Cerebrum Tech, 2021 yılında kuruldu. Alanında uzman kadrosuyla dijital dönüşüm konusunda etkin çözümler sunan Cerebrum Tech yapay zekâ, sürdürülebilirlik ve siber güvenliğin yanı sıra, veri güvenliği ve danışmanlığı alanlarında yenilikçi ve global (küresel) standartlarda uygulamalar geliştiriyor. Faaliyet sektörleri arasında ise Web 3, akıllı şehircilik, eğitim, sağlık, endüstri, otomotiv ve savunma sanayi yer alıyor. Cerebrum Tech, güvenilir ve lider bir yeni nesil teknoloji şirketi olma vizyonuna sahip olarak ilerlerken. Silikon Vadisi, İstanbul, Seul, Ankara, Hollanda, Malta ve Londra’da yer alan ofislerinde çalışmalarını sürdürüyor.

Devamını oku

Trend olan